15 Mart 2009 Pazar

Taşıma Ve Dolaşım Sistemleri

Canlılar yaşamlarını sürdürebilmek için, ortamdan besin ve oksijen alırlar.

Alınan bu maddeler hücrelere taşınmak zorundadır.

Bir hücrelilerde taşıma sistemi yoktur. Zar yüzeyi ile alınan maddeler sitoplazmik hareketlerle veya endoplazmik retikulumla hücre içine yayılırlar.

Çok hücrelilerde ise taşıma veya dolaşım sistemi bulunur.

Bitkilerde Taşıma

Bitkilerde taşıma sistemine ilk olarak eğrelti otlarında rastlanır. Bitkilerde taşıma sistemi odun (ksilem) ve soymuk (floem) borularından oluşur. Odun demetleri; odun boruları, canlı parankima hücreleri ve destek hücrelerinden oluşur.

Soymuk demetleri ise, soymuk boruları, arkadaş hücreleri ve destek hücrelerinden oluşur.

Odun ve soymuk borularının birlikte oluşturduğu demete iletim demeti denir

Tek çeneklilerde ve tek yıllık çift çeneklilerde odun ve soymuk boruları arasında kambiyum bulunmadığından, bu demetlere kapalı demet denir.

Çok yıllık çift çeneklilerde ise kambiyum bulunduğundan bu demetlere de açık demet denir, iletim demetleri kök, gövde ve yaprakta bulunur.

1. Su ve Mineral Taşınması

Emici tüylerle alınan su ve mineraller, odun boruları ile ilgili bölgelere iletilirler. Odun boru (ksilem) hücreleri;

- Ölüdür ve ince boru oluşturur.

- İletim aşağıdan yukarı ve hızlıdır.

-  Su ve mineral taşır.                      

Su ve minerallerin bitkinin üst kısımlarına taşınmasında üç faktör etkilidir.

     a) Kök Basıncı

- Köklerle suyun alınmasını sağlar.

-  Kökler topraktan daha yoğundur.

- Yoğunluk farkı ile köklere suyun girmesidir.

b) Kılcallık fadezyon^

- Gövdede suyun ilerlemesini sağlar.

-  Kılcal odun borularında su moleküllerinin çekilerek yükselmesidir.

c) Terleme - Kohezyon

- Yaprakların odun borularından su çekmesini sağlar.

- Su molekülleri birbirini çeker.

-  Kökten yaprağa su yolu oluşur. Terlemeyle su atılınca yoğunluk artar ve alt bölgelerden su çekilir, (yoğunluk kademelenmesi)              :

2. Organik Maddelerin Taşınması

Yapraklarda oluşturulan organik besinler ve köklerde oluşan amino asitler soymuk boruları ile taşınırlar. Soymuk boru (floem) hücreleri;

- Canlıdır ve maddeler sitoplazmadan geçer.

- Taşıma çift yönlüdür, fakat taşıma hızı yavaştır.

- Glikoz, amino asit, vitamin Vs. taşır.

Organik maddelerin taşınması sıvı basınçlarının farklı olması ve difüzyon kurallarına göre olur.

Yaprak ve Stoma

Yapraklar gaz alış verişi, terleme, fotosentez ve oksijenli solunumun yapıldığı organdır. Yapraktaki stomalar gaz alışverişi ve terlemeyi sağlayan gözeneklerdir. Stomalar;

- İki hücreden oluşur ve epidermis hücrelerinden farklılaşır.

- Hücrelerin birbirlerine bakan yüzlerinin çeperleri kalın dışa bakan çeperleri incedir.

- Kloroplastı olduğu için fotosentez yapar, nişasta depolar.

- Gaz alış verişi ve terlemeyi sağlar.

- Kurak bölge bitkilerinde yaprakların ait yüzeyine, sulak bölge bitkilerinde yaprakların üst yüzeyinde ve ılıman bölgelerde ise yaprağın her iki yüzünde bulunur.

- Stoma epidermisle aynı sırada (ılıman), içeri girmiş (kurak) veya dışarı çıkmış (sulak) olabilir.

- Kökte, su bitkilerinde ve odunsu gövdelerde stoma yoktur.

- Açılıp kapanabilir.

Stomanın Açılması

- Stoma hücrelerinin yoğunluğu arttırılır.

- Fotosentezle glikoz üretilir.

- Nişastadan glikoz oluşturulur.

- Kofuldaki mineraller sitoplazmaya boşaltılır.

- Osmotik basınç artar.(E.K)

- Komşu hücrelerden su gelir.

- Turgor basıncı artar.   

- Stoma açılır.

Stomanın Kapanması

- Stoma hücrelerinin yoğunluğu azaltılır.

- Oksijenli solunumla glikoz parçalanır.

- Glikozlar nişastaya çevrilir.

- Mineraller kofulda depolanır.

- Osmotik basınç azalır.

- Komşu hücrelere su gider.

- Turgor basıncı düşer.

Hayvanlarda Dolaşım Sistemi

Bir hücreli ve hidra gibi çok hücreli canlılarda oksijen ve besinin alınması, karbondioksit ve artıkların atılması vücut yüzeyi ile olur.

Bu canlılarda maddeler hücreden hücreye geçtiğinden dolaşım sistemleri yoktur.

Diğer çok hücreli hayvanlarda ise iki çeşit dolaşım sistemi bulunur

Omurgasızlarda Dolaşım sistemleri:

1-Tek Hücreliler: Madde alışverişi hücre yüzeyinden osmoz,difüzyon ve aktif taşıma ile olur.

2-Süngerler: Madde dolaşımı mezenşim boşluğunda meydana gelir.

3-Sölenterler: Madde alışverişi vücut boşluğu ve vücut boşluğuna bakan hücreler arasında olur.Vücut boşluğuna gastrovasküler boşluk denir.

4-Yassı solucanlar (planarya) :Madde alış verişi hücre yüzeyinden difüzyonla yapılır. Gastrovasküler boşluğa sahiptirler.

5-Eklem Bacaklılar: Madde alış verişi açık dolaşımla gerçekleşir.CO2  ve O2  dolaşımla taşınmaz.

Kanla besin ,hormon ve boşaltım maddesi taşınır.

6-Yumuşakçalar:  Bir kulakcık , bir karıncıktan oluşan basit bir kalp bulunur.Açık dolaşım görülür.Kirli kan manto boşluğunda temizlenir.

7-Derisidikenliler: Gerçek bir dolaşım sistemi yoktur.

8-Toprak solucanı: Kapalı dolaşım sistemi görülür.Atar damar, Toplar damar ve kılcal damardan meydana gelir.sırtta toplar karında atar damar vardır.

1. Açık Dolaşım

- Kan kalpten sonra vücut boşluklarında (sinüs) dolaşır.

- Atar ve toplardamarlar birbirinin devamı değildir.

- Kılcal damar bulunmaz.

- Kan akış hızı yavaştır.

- Bazı omurgasızlarda görülür.

- Karasal eklembacaklılarda trake solunumu olduğu için, kan solunum gazları (O2 ve CO2) taşımaz. Dolayısı ile solunum pigmenti yoktur.

- Açık dolaşım görülen ve solungaç solunumu yapan canlılarda kılcal damar sadece solunum organlarında bulunur.

2. Kapalı Dolaşım

- Kan, vücut boşluğuna dökülmez, damarlarda dolaşır.

- Atar, toplar ve kılcaldamarlar birbirinin devamıdır.

- Kan akışı hızlıdır.

- Omurgasızlardan halkalı solucan, bazı yumuşakçalar (Ahtapot, mürekkep balığı) derisi dikenlilerde ve tüm omurgalılarda görülür.

- Solunum sistemi ile dolaşım sistemi bağlantılıdır.

- Kan, solunum gazlarını taşır, solunum pigmenti bulunur. a) Omurgasızlarda Dolaşım

- Bazılarında (sünger, hidra vs) dolaşım sistemi yoktur.

- Bazılarında (böcekler) açık dolaşım sistemi vardır.

- Bazılarında (toprak solucanı) kapalı dolaşım sistemi vardır.

- Örneğin toprak solucanlarında;

- Kapalı dolaşım vardır.

- Kanın hareketini sağlayan yapılar bulunur.

- Derideki kılcallar gazları alır.

- Sindirim kanalındaki kılcallar besinleri alır.

Omurgalılarda Dolaşım

- Kapalı dolaşım bulunur.

- Taşıma pigmentleri alyuvarlardadır.

- Balık, kurbağa ve sürüngenler soğuk kanlıdır.

- Kuş ve memeliler sıcak kanlıdır.

1. Balıklarda Dolaşım    

- Kalp iki odalıdır.

- Temiz ve kirli kan karışmaz. Kalpte her zaman kirli kan bulunur.

- Solungaçlarda temizlenen kan kalbe dönmez, vücuda dağıtılır.

2. Kurbağalarda Dolaşım

- Kalp üç odalıdır.

- Temiz ve kirli kan kalpte karışır. Vücuda karışık kan gider.

- Kan larvada solungaçta, erginde ise akciğerde temizlenir.

3. Sürüngenlerde Dolaşım

- Kalp üç odalıdır ve yarım perdelidir.

(Timsahta dört odalı ve tam perdelidir)

- Temiz ve kirli kan kalpte karışır.

(Timsahta damarda karışır) Vücuda karışık kan gider.

- Kan akciğerlerde temizlenir.

4. Kuş ve Memelilerde Dolaşım

- Kalp dört odalıdır. 

Temiz ve kirli kan ayrı ayrı dolaşır.

- Kan akciğerlerde temizlenir.

DOLAŞIM SİSTEMİ

Besin ve oksijenin hücreler götürülmesi ve hücrede oluşan atıkların (karbondioksit ve zararlı madde) hücrelerden dışarı atılması dolaşım sistemi ile sağlanır.

İnsanda dolaşım sistemi ,

KAN , KALP , KAN DAMARLARI ve LENF SİSTEMİNDEN oluşur.

KALP: Göğüs boşluğunda koni şeklinde olup bir pompa görevi görür.Kanın vücuda dağılmasını sağlar.

Kalp iki kulakçık ve iki karıncık olmak üzere  dört odacıklıdır.Kulakçıklar üste karıncıklar altta bulunur.Kulakçıklarla karıncıklar arasında kapakçıklar bulunur.

    Kalp üç tabakadan oluşur.İçten dışa doğru ;

-Kalbin iç yüzeyi tek sıralı epitel hücrelerinden oluşur.Bu tabakada kan damarı bulunmaz           (Endokard)

-Orta tabakada kalp kasları , sinirler,ve kalbi besleyen koroner damarlar bulunur. Kalp kası kulakçıklarda ince , karıncıklarda özellikle sol karıncıkta daha kalındır.(Miyokard)

-En dış tabakada iki katlı kalp zarı vardır.( Perikard)

Kalbin çalışması otonom sinir sisteminin kontrolü altındadır.

Kalp kası kasılıp-gevşeme hareketi yapar.Kalp kasının gevşemesi ile odacıklar kan ile dolar, kalp kasının kasılmasıyla da odacıklar içindeki kan pompalanır.

Kulakçıklar aynı anda kasılırken sağda bulunan kirli kan temizlenmek üzere akciğere  giderken , solda bulunan temiz kan vücuda dağılır.

Gevşemiş olan karıncıklara sağ kulakçıktan ve akciğerden gelen kan dolar.

Kalbin bir kasılıp –gevşeme hareketine bir kalp atışı denir.

İnsanda   ATARDAMAR , TOPLARDAMAR ve KILCALDAMAR olmak üzere üç çeşit damar vardır.

ATARDAMAR:Kalpteki kanı uzaklaştırıp götüren damarlardır.Akciğer atardamarı hariç hepsi temiz kan taşır.Üç katlı yapıya sahiptir.En dışta esnek , lifli bağ doku ,ortada düz kas doku , en içte ise yassı epitel doku vardır.Atardamar içinde kan akışı hızlıdır. Kanın geri dönmesini engelleyen kapakçıklar damar içinde bulunur.  Vücudumuzdaki  en büyük atardamar aort  atardamarıdır.

TOPLARDAMAR:Organ ve dokulardaki kanı kalbe getirir.Damar içinde kanın geri dönüşünü engelleyen ve kan akış yönünde açılan kapakçıklar vardır.Akciğer toplardamarı hariç hepsi kirli kan taşır.Kan akışı atardamara göre daha yavaştır.

KILCALDAMAR:Atar ve toplardamar arasında bulunan tek katlı yassı epitelden oluşmuş ince damarlardır. Atar ve toplardamarın giremediği doku ve organların arasına girer. Ve kan ile doku arasında madde alış-verişini sağlar.

İnsanda büyük ve küçük kan dolaşımı olmak üzere iki türlü kan dolaşımı vardır.

TEMİZ KAN :Oksijen ve besin bakımından zengin olan kandır.

KİRLİ KAN : Oksijen ve besin bakımından fakir olan kandır.

KÜÇÜK KAN DOLAŞIMI:Kalpte bulunan kirli kanın akciğere gidip temizlendikten sonra tekrar kalbe dönmesidir.  Sağ karıncıkta başlar , sol kulakçıkta biter.

Sağ karıncık Akciğer atardamarı Akciğer  Akciğer toplardamarı Sol kulakçık

BÜYÜK KAN DOLAŞIMI : Kalpte bulunan teniz kanın vücuda dağılıp kirlendikten sonra kalbe tekrar dönmesidir. Sol karıncıkta başlar , sağ kulakçıkta  biter.

Sol karıncık -> Aort atardamarı -> Vücut Alt ve üst ana toplardamar->sağ kulakçık

PLAZMA:(Kan sıvısı) % 90’sudur.Geriye kalan kısmında glikoz, vitamin ,mineral ,yağ ,aminoasit,protein ,hormon,üre ,tuzlar ile vücudu mikroplara karşı koruyan antikor ve pıhtılaşmayı sağlayan fibrinojen bulunur.

 

ALYUVAR (ERİTROSİT):

Kırmız kemik iliğinde , karaciğer  ve dalakta üretilir.

Kana kırmızı rengi veren hemoglobin taşır.

Kanda en fazla bulunan çekirdeksiz hücrelerdir (1 mm kanda ortalama 3-5 milyon)

Hücre ve dokulara oksijen taşır.

Alyuvar sayısı ; yaşa , cinsiyete ve ortamdaki oksijen miktarına göre değişir.

AKYUVAR (LÖKOSİT):

Kırmızı kemik iliğinde .lenf düğümlerinde ( dalak ve bademcik) üretilir.

Belirli şekilleri olmayan , çekirdekli , beyaz kan hücreleridir.

Vücudu mikroplara karşı korur.

Mikropları yiyerek (fagositoz) veya mikropları öldürerek (antikorla) vücudu korur.

Vücuda mikrop girmesi durumunda sayıları artar.

KAN PULCUKLARI (TROMBOSİT):

Kırmızı kemik iliğinde kan üreten dev hücrelerin parçalanmasıyla oluşur.

Kanın pıhtılaşmasını sağlar.

TANSİYON:Kanın atardamar çeperine yaptığı itme kuvvetine (basınca) denir.

NABIZ:Kalbin kasılıp gevşemesiyle atardamara yaptığı vurmalar denir.(nabız , kalp atış sayını verir.) .

KAN GRUPLARI

Alyuvar , plazmadaki proteinlere göre belirlenir.

        Alyuvardaki protein           antijen

        Plazmadaki protein            antikor

        Alyuvardaki özel protein    Rh

LENF SİSTEMİ :

Lenf sıvısı , Lenf damarı ve Lenf düğümleri olmak üzere üç kısımdan oluşur.    

Lenf  sıvısı: Alyuvar taşımayan doku sıvısıdır.Atardamar kılcallarından dokulara çıkan kan sıvısının tamamı toplardamar kılcalı ile geri emilmez. Emilemeyen bı sıvı lenf damarları ile alınarak kan dolaşımına katılır.Lenf sıvısında akyuvar bulunur.

Lenf damarı :   Lenf kılcalları ve lenf toplardamarında oluşur. Bir ucu açık diğer ucu kapalıdır.

Lenf düğümü :Dalak , bademcik en büyük lenf düğümleridir. Akyuvar üreterek vücut savunmasında görev yaparlar.                                           

                                             

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder